Prolog
Sessiz bir gece, yıldızların parıltısı, sonsuz bir karanlık denizinde küçük ama ısrarcı umut ışıkları gibi gökyüzünü süslüyordu. Şehir uzaktan bakıldığında huzurlu bir tablo gibi görünse de, bu sakinliğin altında görünmez ipliklerle birbirine bağlı hayatların karmaşıklığı saklıydı. Her insan, zamanın içinde akıp giden bir hikâye, sonsuz bir anlatının küçük ama önemli bir parçasıydı.
Ancak zaman, öyle bir güçtü ki asla tamamen anlaşılamazdı. Onu ölçebilir, anlamaya çalışabilir, hatta hayal gücüyle ona şekil vermeye çalışabilirdiniz; ama zaman, her zaman bir adım önde, bir sır perdesinin ardında gizlenirdi. İnsanlar ne kadar çabalasa da zamanın dokusuna müdahale etmenin sonuçlarını hiçbir zaman tam olarak kestiremezlerdi. Ve işte bu hikâye, zamanın hem dost hem de düşman olduğu bir yolculuğun başlangıcını anlatıyor.
Priscilla, yarı karanlık odasında, kalemiyle eski bir defteri karıştırıyordu. Hayatı boyunca yazdığı hikâyeler, geçmişe duyduğu hayranlıkla geleceğe olan özleminin bir karışımıydı. Kağıtlara dökülen kelimeler, yalnızca onun hayal gücünün ürünü değil, aynı zamanda insanlığın geçmişe ve geleceğe dair bir yansımasıydı. Priscilla’nın hikâyeleri, insan ruhunun zamana olan inatçı meydan okumasının birer kanıtıydı. Ancak o gece, kalemiyle birlikte geçmişin ve geleceğin sınırlarını aşacak bir yolculuğun kapısını aralayacağını bilmiyordu.
Rüyasında, parlak bir ışığın içinde, tanımadığı ama bir şekilde tanıdık gelen genç bir kadın belirdi. Julia adını taşıyan bu kadın, 2335 yılından geliyordu ve Priscilla’ya zamanın ötesinden bir mesaj getirmişti. Julia’nın anlattıkları, Priscilla’nın hayal gücünün ötesindeydi: İnsanlığın eşitlik ve uyum içinde yaşadığı bir geleceğin resmini çiziyordu. Ancak bu umut dolu dünya, karanlık bir tehdit altındaydı.
Julia’nın gelişiyle Priscilla’nın hayatı bir daha asla eskisi gibi olmayacaktı. Hayalleri, yazdığı hikâyeler aracılığıyla yalnızca birer fantezi değil, geleceği şekillendiren birer gerçeklik haline gelmişti. Priscilla artık sadece bir yazar değil, zamanın koruyucusu olacaktı.
Bu hikâye, sıradan bir kadının, sıra dışı bir yolculuğa çıkışının başlangıcıdır. Zamanın karmaşık yollarında ilerlerken, geçmişin ve geleceğin dokusuna kazınmış sırları açığa çıkaracak; yalnızca kendi kaderini değil, insanlığın kaderini de değiştirecektir.
Ve bu prolog, zamanın sınırlarını aşan bir hikâyenin ilk adımıdır. Her kelime, her cümle, bu destanın bir parçasıdır. Şimdi gözlerinizi açın ve zamanın ötesine geçmeye hazır olun. Çünkü bu yolculuk, hepimizin içinde yankılanan bir çağrıdır.